Çiftçi bir yandan ürettiğinin karşılığını alşmaya çalışırken diğer yandan da doğal afetlerle boğuşuyor. Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar (TZOM) 2020 yılının ilk 6 ayında 600 ’ü aşkın doğal afet yaşandığına dikkat çekti. Bayraktar, “Son 10 yılda gerçekleşen doğal afetlere baktığımızda, 2020 yılının ilk 6 ayında, 2009, 2010, 2011, 2012, 2013, 2014 ve 2017 yıllarında yıl boyu yaşanan doğal afetlerden daha fazla afete maruz kaldık” diye konuştu.
Bayraktar, son yıllarda artan doğal afetlerin, ülkemizde iklim değişikliği yaşandığının bir göstergesi olduğunu belirtti.
Tarımın iklim değişikliğinden önemli oranda etkilendiğini ifade eden Bayraktar, “Sektör gıda ve giyim temininin yanı sıra, bağlı sanayilere hammadde sağlayan, hammadde alan, istihdam yaratan ve dış ticaret fazlası veren bir sektördür. Bu nedenle iklim değişikliği tarımı sosyo-ekonomik açıdan etkilemektedir. Üretim miktar ve kalitesindeki azalma ürün fiyatlarının artmasına, tüketicilerin daha fazla fiyat ödemesine, ithalatın artmasına ve ihracatın azalmasına neden olabilmektedir” diye konuştu.
Doğal afetlerden en çok zarar gören kesimin üreticiler olduğunu vurgulayan Bayraktar, yaşanan doğal afetlerin sigorta yaptırmanın önemini bir kez daha gösterdiğine dikkati çekti. Tarımda sigortalılık oranının Çiftçi Kayıt Sistemi kaydı olan üreticilerde yüzde 20 ’de kaldığını belirten Bayraktar şöyle devam etti: “Tarım sigortasında istenilen düzeyde artışın sağlanamamasının nedenleri arasında, yüksek prim tutarları gelmektedir. Ürünlerini sigorta yaptırmak isteyen üreticilerin prim bedelleri devlet tarafından destekleniyor olsa da, prim tutarları halen oldukça yüksektir. Üreticiler bu fiyatlarla sigorta yaptırmakta zorlanmaktadır. Tarım sigortasında prim tutarları düşürülmeli veya devlet desteği artırılmalıdır. Ülkemizde sıkça yaşanan doğal afetler nedeniyle ürünlerde risklerin tamamı teminat kapsamına alınmalı ve tarım sigortası zorunlu olmalıdır.”
***
Yapılması gerekenler
► İklim değişikliği ile mücadeleye odaklanılmalı etkilerini azaltacak stratejiler geliştirilmelidir.
► Tarımla ilgili tüm kesimlerin iklim değişikliği konusunda bilinçlendirilmesi için çalışmalar yapılmalıdır.
► İklim değişikliği ve doğal afetlerin etkisini azaltmada, erozyon kontrolü, sulama için baraj yapımı, erken uyarı sistemlerinin geliştirilmesi gibi çalışmalar yapılmalıdır.
► İklim değişikliğinin yavaşlatılmasında önemli faktörlerden birisi yutak alanlardır. Bu alanlar korunmalı, amaçları dışında kullanılmamalıdır.”