Ankara’da ömrü 200 yılı aşan karadut ağaçlarında hasat dönemi başladı. Tek tek toplanan karadutlar içerdiği antioksidan ve vitamin değerleriyle vatandaşların gözdesi olurken karadutun kilosu 25 ile 35 lira arasında Ayaş pazarlarında satışa sunuluyor.
Ankara’nın Ayaş ilçesinde karadut hasadı başladı. Eylül sonuna kadar devam eden karadut hasadı çiftçinin de yüzünü güldürüyor. Farklı bir çok kullanım alanına sahip karadutlar asırlık ağaçlardan toplanıyor. Beyaz dutu ile de meşhur olan Ayaş, Karadut’un en verimli yetiştirildiği ilçelerden biri. 200 yıl önce toprakla buluşan fidanlar 2 asırdır meyve vermeye devam ediyor. Karadut pazarda 25- 35 lira arasında satışa sunuluyor.
Son zamanlarda yiyecek ve içecek sektöründe yaygın bir şekilde kullanılmaya başlanan karadut silkeleme tekniği kullanılmadan tek tek toplanıyor. Ayaş’a uğrayanlar bu lezzeti dalından toplatarak da satın alma imkanı da bulabiliyor. Yıllardır Ayaş’ta tarımla uğraşan yapan Hasan Uğur, dede mirası ağaçlara gözü gibi bakıyor.
Uğur, “Dededen kalma büyük karadut ağaçlarımız var. Bir tanesi burada diğer yan tarafta. Kendi yetiştirdiğimiz fidanlarda var. Şu gördüğünüz ağaç tahmini olarak 200 yaşında var. Burada Gökler Köyü’müz var. Orada bin yıllık karadut ağacı var. Onu köyün muhtarı Anıt Ağaç olarak işletti. Türkiye’de de 2 bin yıllık karadut ağaçları olduğunu duydum. Çok uzun ömürlü bir ağaç. Karadut temmuz ayının ilk haftası çıkıyor. İki ay sürüyor. Büyük ağaçlarımızda Eylül ayının 10’una kadar dut oluyor. Toplaması çok yavaş ve elleri boyuyor. Tek tek alıp kovaya atmanız gerekiyor. Ben mesela yarım saatte 2 kg ancak toplayabildim. Beyaz dutta öyle değil yarım saatte 20-30 kg toplayabilirsiniz. Beyaz dut kilogramı 10-15 TL arasında satıldı. Karadutta kilogramı 25-35 TL arasında satıldı” dedi.
Karadutu genelde sağlığına dikkat edenlerin kanser hastalarının tercih ettiğini ifade eden Uğur, “Ebeveynler çocuklarına yediriyorlar. Ağız içi yaralara iyi geliyor. Ben karadut şurubunu da yapıyorum. Midesine iyi gelenler tekrar alıyor. Karadut ağaçlarının bize kültürel anlamda da bir mesajı var. Bizim bu bölgede yetişen asırlık karadut ağaçları eski yerleşim yerlerinde mevcut. Buradan eski yerleşim yerlerinde de bu ağaçlara değer verildiğini anlıyoruz. Karadut ağaçları Türkiye’de, Balıkesir, Isparta, Erzurum, Erzincan, Azerbaycan bölgelerinde bulunuyor. En güzeli burada oluyor çünkü iklimi biraz daha farklı. Çocukluğumuz bu ağaçların altında geçti. Ticari amaçla bakmıyorum ben bu duruma. Yetiştirip çoğaltmanın peşindeyim. Aşısını yapıp fidanını çoğaltıyoruz. Benim kendi bahçemde 100’e yakın ağaç var. İsteyen olursa onlara da fidanlarını satıyoruz, veriyoruz. Gençler genelde parasal anlamda bakıyorlar. Bizim bu ağaçlarla duygusal bir bağımız var” diye konuştu
GLİSERİN NEDİR?
Genellikle gliserol olarak da adlandırılan gliserin, tatlı bir tada sahip renksiz, kokusuz ve
zehirli olmayan bir sıvıdır. Su ve alkol ile karışabilen gliserin doğal veya sentetik olabilir.
Doğal gliserin, hayvansal veya bitkisel yağların hidrolizinin bir sonucu olarak üretilir. Hidroliz,
bir maddenin suya tepki göstermesi ve bunun sonucunda kimyasal bir bağın
parçalanmasıdır. Sentetik gliserin, petrol, propilen ve klor içeren kimyasal işlemlerle üretilir.
GLİSERİNİN FAYDALARI NELERDİR?
– Antibakteriyel, antifungal ve antiviral özelliklere sahiptir.
– Cildi nemlendirir.
– Cildi besler.
– Cildin su dengesini korur.
– Cilt kırışıklıklarını giderir.
– Cilde yumuşak ve pürüzsüz bir görünüm verir.
– Cildin zararlı UV ışınlarına karşı korunmasına yardımcı olur.
– Cilt rengini açar.
– Sivilceleri azaltır.
– Dudakları nemlendirir.
– El ve ayak nasırlarına iyi gelir.
– Ağız içi yaralarına karşı etkilidir.
– Egzama ve sedef hastalığına iyi gelir.
– Topuk çatlaklarını iyileştirir.
– Kulakta yer alan kirleri akıtır.
– Nemli saça uygulandığında saçların onarılmasını ve güçlenmesini sağlayarak dökülmeleri
azaltır.
DMRSÜREN Kimya Ltd Şti
0216 4421200-0552 3307100
www.kimyadeposu.com