”Arı ekmeği” doğal vitamin ve mineral kaynağı

İlgili haberler

Düzce’den 4500 tonluk fındık ihracatı

1 hafta önce

İhracatta milyonlarca dolarlık nar bereketi

1 hafta önce

“Trendyol’un 25 milyar borcu silinebiliyorsa ülkenin çiftçisine de para bulunabilir”

1 hafta önce

İTÜ (İstanbul Teknik Üniversitesi) AB Merkezi Ofisi Başkanı ve İTÜ Kimya Metalurji Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Dilek Boyacıoğlu, arı ekmeğinin doğal vitamin ve mineral kaynağı olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Boyacıoğlu, “Bal dışındaki diğer arı ürünlerine verilen önem apiterapinin yaygınlaşmasıyla birlikte giderek artmıştır. Bunlardan biri de, arılar açısından olduğu kadar insanlar açısından da eşsiz öneme sahip arı ekmeğidir” dedi.

Arı ekmeğinin fiyat olarak bal fiyatlarıyla karşılaştırıldığında oldukça yüksek olduğunun altını çizen Prof. Dr. Boyacıoğlu, bunun en büyük nedeninin ise arı ekmeğini elde etmenin kolay olmamasından kaynaklandığını belirterek, “Arı ekmeği temel olarak; polen, bal ve arıların tükürük bezi salgılarından meydana gelir. Arılar tüm bileşenleri petek gözlerinde toplar ve bu karışımı balmumu ve bal ile kapatarak sağlamlaştırırlar. Bu toplanan ve korunan polenler petek gözünde arının enzimleri sayesinde laktik asit fermantasyonuna uğrar. Fermente polenler yeni bir ürüne dönüşür ve bu ürüne ‘Arı ekmeği’ denir” dedi.

Arı ekmeğinin, polenden daha yüksek miktarda besin içeriğine ve zengin bir kimyasal kompozisyona sahip olduğunu ifade eden Prof. Dr. Boyacıoğlu “Sindirilebilirliği polene kıyasla daha yüksektir. Arı ekmeğinin bileşenleri kısmen fermente olduğundan insan vücudu tarafından daha etkili bir şekilde absorbe edilebilmektedir. Arı ekmeği oldukça fazla miktarda peptit ve serbest aminoasit içerir. Zengin içeriğiyle, vitamin ve mineral eksikliklerinde vücuda ilave destek olarak kullanılabilir. Vücudun güçlendirilmesi ve fonksiyonlarının düzgün çalışmasına yardımcı olur. Tüm temel aminoasitleri bileşiminde barındırdığından, hayvansal proteinleri içeren pek çok değerli gıdadan daha iyi bir bileşime sahiptir. Arı ekmeği ayrıca vücuttan toksinlerin atılmasında etkilidir. Arı ekmeğinin bileşiminin biyokimyasal açıdan polenle benzer olduğu bilimsel kaynaklarda yer almaktadır. Fakat, arı ekmeğinin içerisinde yer alan enzimler ve polen kılıfının olmayışı sebebiyle polenden farklılıklar göstermektedir ve bu yönüyle insan vücudunda daha kolay sindirilmektedir” dedi.

Arı ekmeğinin zihinsel aktiviteyi artırmak amacıyla insanlarda yararlı bir gıda maddesi olarak kullanılabileceğini belirten Prof. Dr. Boyacıoğlu, arı ekmeğinin yaklaşık yüzde 30 oranında protein içerdiğinin, taze polende bulunmayan “K vitamini” açısından zengin olduğunun, aynı zamanda yüksek miktarda B vitamini içerdiğinin bilimsel çalışmalarla kanıtlandığını belirtti. Arı ekmeğinin bileşiminde yüksek miktarda bulunan, karbonhidratlar, yağlar, mineraller ve yüksek orandaki serbest aminoasitler nedeniyle, polenle karşılaştırıldığında biyolojik aktivitesi daha yüksek ve daha kolay sindirilebilir özellikte olduğunu ifade etti.

Konuya ilişkin açıklamada bulunan Gıda Yüksek Mühendisi ve BEE’O Arı Ürünleri kurucularından Elif Aslı Tanuğur ise “Bilimsel çalışmalar, arı ürünlerinin detoksifikasyonda çok etkili olduğunu ortaya koymaktadır. Arı ürünlerinin etkisiyle, vücutta biriken zararlı bileşenler, vücuttan atılımı daha kolay olan suda çözünür bileşenlere dönüştürülmektedir” dedi.

Gıda Yüksek Mühendisi Tanuğur, “Doğadaki çiçek tozunu ayaklarının arkasına alarak kovana getiren arılar, bu polenleri kendi salgısıyla altıgenlerin içine depolar. Arılar doğadan topladıkları polene kendi enzimlerini katarak petek gözlerinde depolarlar ve kendi ekmeklerini yaparlar. Arı ekmeği; dış zarı sebebiyle insan vücudu tarafından kolayca sindirilemeyen polenin, arının kendi enzimleriyle fermente edip dış zarını parçaladığı ve tüm besin içeriğini açığa çıkardığı halidir. Doğal bir vitamin ve mineral kaynağı olan arı ekmeğinin, mide ve bağırsak florasını düzenleyici, zihinsel aktiviteyi arttırıcı, bağışıklığı destekleyici etkileri bulunmaktadır. Ayrıca, arı ekmeği çocukların büyüme ve gelişmesine önemli bir destektir. Arı Ekmeği, doğrudan çiğnenerek ya da süt, meyve suyu veya yoğurt ile karıştırılarak tüketilebilir. Yetişkinlerin günde en az 6 adet, çocukların 3 adet tüketmesi tavsiye edilmektedir” dedi.

Tanuğur, özelikle yapılan araştırmalarda elde edilen veriler ile Arı Ekmeğinin bir çok hastalığın tedavisinde umut ışığı olacağını vurguladı.

Arı ekmeğinin bilimsel olarak ortaya konulan özellikleri arasında özellikle konsantrasyon ve hafızayı güçlendirmesinin bulunduğunu ifade eden Tanuğur “Sindirim sistemi fonksiyonlarını düzenleyici etkileri bulunmaktadır. Alerjik reaksiyonları azaltıcı etkisi vardır. Arı ekmeği, kandaki kolesterol seviyesini düzenler, toplam lipid içeriğini düşürür. Bu sebeple, antiaterosklerotik aktiviteye sahip olduğu ve kalp için de faydalı olduğu belirlenmiştir. Bileşiminde yer alan antioksidanlar dolayısıyla anti-aging ve anti-anemik etkiye sahiptir. Hücre yenilenmesi sağlar. Arı ekmeği genellikle karaciğeri koruyucu olarak kullanılır; detoksifiye etkileri vardır. Ayrıca, Arı ekmeği K vitamini içerdiği için, her türlü ekstravazasyonun tedavisinde ve ayrıca korunmada ve kan damarlarındaki problemlere karşı da yardımcı olarak kullanılabileceği ortaya konulmuştur” dedi.

Hasatdergisi.com