Milli Gazete’nin ortaya çıkardığı ucuz ette yaşanan hileli satışla ilgili olarak TBMM Başkanlığına kapsamlı bir soru önergesi verildi. Kamuoyunu ilgilendirmesine rağmen Tarım ve Orman Bakanlığının tam bir sessizliğe bürünmesi dikkat çekerken, TBMM Başkanlığına verilen soru önergesinde, konuyla ilgili olarak 5 sorunun cevabı istendi.
Bilindiği üzere sözde vatandaşa eti ucuz tükettirmek için 2017’nin sonunda başlatılan ve 2019 yılına kadar belli aralıklarla uygulanan ucuz et projesinde büyük bir skandal patlak vermişti. Proje kapsamında marketlerin, Et ve Süt Kurumu’ndan düşük fiyattan aldıkları etin tamamını vatandaşa satmadıkları ortaya çıkarken, kamunun 100 milyon lira zarar ettiği gündeme gelmişti. Marketlerin ucuz ette projesinde yaptıkları hileli satışı, Tarım ve Orman Bakanlığı müfettişleri tarafından ortaya çıkarılırken, Bakan Pakdemirli’nin konuyla ilgili soruşturmaya izin vermemesi manidar bulunmuştu.
Bakan Pakdemirli, soruşturmaya izin vermezken, marketlerin geçmişte satmadıkları 3 bin ton eti ucuz et kapsamında yeniden satmalarına karar verildi. Bu kapsamda, belli marketlerde kıyma 34 liradan, kuşbaşı ise 37 liradan satılacak. Ancak skandalın patlak vermemesi için söz konusu bu ucuz et satışları Bakanlığın değil, marketlerin kendi satış politikasıymış gibi kamuoyuna lanse ettirildi. Bu şekilde kamunun 100 milyon lira zarar etmesine neden olan ucuz etteki hileli satış skandalının üstünün de örtülmesi amaçlanıyor.
Milli Gazete’nin gündeme getirdiği söz konusu skandalla ilgili olarak Tarım ve Orman Bakanlığı hiçbir açıklama yapmazken, CHP Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu, konuyla ilgili olarak TBMM Başkanlığına bir soru önergesi verdi. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli tarafından cevaplandırılmak üzere verilen soru önergesinde, söz konusu marketlerin kamuoyuna açıklanması talep edilirken, şu soruların cevabı istendi:
“Bakanlığınız müfettişleri tarafından söz konusu iddialara ilişkin bir inceleme yapılmış mıdır? Yapılmış ise müfettiş incelemelerinde ortaya çıkarılan sonuçlar ile basın organlarındaki iddialar uyuşmakta mıdır?
Neden idari ve adlı soruşturmaya izin verilmemiştir?
Söz konusu marketler hangileridir?
Ortaya çıkan kamu zararının giderilmesi için bir çalışmanız olacak mı?
Konunun üstünün kapatılması için çalışıldığı iddiaları doğru mudur?”