Kahramanmaraş’ta 6 Şubat’ta meydana gelen iki büyük depremde 46 bin 104 kişi hayatını kaybetmiş, 200 binden fazla bina yıkılmış veya hasar görmüştü. Depremler bir kez daha bina güvenliğine dikkat çekmişti.
Prof. Dr. Cemalettin Dönmez, sekiz kişilik ekiple Hatay’ın Antakya ilçesine giderek 500 binayı inceledi. Saraykent Mahallesi’ndeki binaların 2010’dan sonra inşa edildiğini, yıkılan bina sayısının az, ağır hasar görenlerin fazla odluğunu ifade etti.
İnşaat mühendislerinin şartnameye göre tasarım yaptığını söyleyen Prof. Dr. Dönmez, yapılarda belli miktarda perdeyi zorunlu tutan ‘Şili formülü’nün önemini vurguladı.
‘Sigorta olarak kabul edilebilir’
Can kayıplarını önlemesinin yanı sıra inşaat maliyetlerinde de bir sigorta olarak kabul edilebilecek bu formülün uygulanması gerektiğini anlatan Prof. Dr. Dönmez, “Mühendisin tercihine göre performansı değişiyor. Şartname bu konuda açık. Uzmanlaşmaya sahip olmayan mühendisler bir reçete uygular. Yapılar şartnameye göre hayat kurtardı ama söz konusu bölgede 131 binayı kaybettik” dedi.
“Bırakın yıkılmayı, hasar almıyor”
Profesör sözlerini şöyle sürdürdü: “İnsanlarda oluşan psikoloji ve milli servet kaybını da düşünmek gerekiyor. ‘Şili formülü’nü uygulamak yapı maliyetlerini yüzde 5-10 civarında arttıracaktır ama kayıplarımızı düşündüğünüzde bu formül bir sigorta olabilirdi. ‘Şili formülü’, binanın güçlendirilmesinde, binaya perde eklenmesi şeklinde uygulanıyor. ‘Şili formülü’nün esası da buna dayanıyor.
Yani dolgu duvarlar, beton duvar haline getiriliyor. Bu formül uygulandığında binalar bırakın yıkılmayı ya hasar almıyor ya da çok az alıyor. Kayıp azalıyor. TOKİ yapılarının iyi performans gösterdiği söyleniyor. Bunun da nedeni tünel kalıp kullanımıdır, yani bu binalarda yoğun miktarda perde duvar var demektir. Perde duvar kullanımı şart koşulabilir. Doğru uygulanırsa bu yeni yapılan binaların performansını çok iyi hale getirir.”