Hasat Dergisi Hasat Dergisi
İlgili haberler
CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, AK Parti TBMM Grup Toplantısı’ndan ayrılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a bir pencereden bakarken çekilen fotoğrafı hakkında çıkan haberleri eleştirdi.
Bu konunun gündemde yer almasına bir siyasetçi olarak çok şaşırdığını dile getiren Özkoç, ülkenin gerçek gündeminin ne olduğunu sordu. TBMM Genel Kurulunun dün tamamladığı çalışmaları sıralayan Özkoç, “Kimseden çıt yok. Yılbaşından beri 90 evladımızı şehit verdik. Yandaş medya ‘Engin Özkoç, Erdoğan’a çok hüzünlü baktı.’ diyor. Küfür dili, baskıcı yöntem kullanan; gençleri, kadınları ve insanları aşağılayan bir insana, hazzetmediğim bir insana nasıl bakıyorsam öyle bakıyorum. Verdiğimiz şehitlerden daha mı önemli? Enflasyon altında ezilen insanlarımızın çektiği çileden daha mı önemli?” diye konuştu.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin, Dünya Kupası Kalkanı Harekatı kapsamında Katar’da görevlendirilmesine ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresinin dün TBMM Genel Kurulunda kabul edildiğini hatırlatan Özkoç, kendi güvenliğini sağlayamayan bir ülkeye futbol organizasyonu için asker gönderilmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi. Özkoç, “Dün TBMM Genel Kurulunda elini kaldıran milletvekillerinden bir tanesi, evladı oraya gidecek olsa aynı vurdumduymazlıkla elini kaldırır mıydı?” sorusunu yöneltti.
Engin Özkoç, enflasyon nedeniyle satın alma gücünün düştüğünü, gelir vergisi dilimleri nedeniyle maaşlardaki kesintilerin yükseldiğini ifade ederek, iktidarın ocak ayına kadar beklemeden vatandaşı rahatlatmasını istedi.
CHP Grup Başkanvekili Özkoç, “dezenformasyonla mücadele düzenlemesi” olarak bilinen Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ile insanların susturulmaya çalışılacağını söyleyerek, “Herhangi bir endişe yaratacak haber yaparsan seni mahkum ederim. Halkın sorununu gündeme getirirsen seni hapsederim.” denildiğini savundu.
Katar’a gönderilecek asker ve polisleri, onlar gidene kadar gündeme getireceğini belirten Özkoç, “Siz pencereden resim çekmeye devam edin. Sizin gündeminiz o olsun. Benim gündemim ülkem, gençlerin geleceği.” dedi.
“Milletimizle birlikte sandığı güvence altına alacağız”
Engin Özkoç, bir gazetecinin, CHP’nin “başörtüsü” konusundaki kanun teklifine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Anayasa değişikliği” çağrısında bulunduğunu anımsatarak, iktidardan bu konuda birlikte çalışma daveti gelmesi durumunda nasıl bir tepki göstereceklerini sorması üzerine, partisinin bu konudaki yasa teklifinin sade ve anlaşılır olduğunu söyledi.
Bu düzenlemeyi kadınların giyim kuşamıyla ilgili tartışmaya son vermek için hazırladıklarını dile getiren Özkoç, “Bize ne söyleyeceklerini, nereye çekeceklerini bilmiyoruz; başka bir çatışma alanı yaratacaklar mı bilmiyoruz. Konuşma dillerinin uygun olmamasından bunu çıkartıyoruz. Siyasetçi, önüne gelen bilgiyle konuşur. Önümüze bir bilgi gelirse onun da cevabını veririz.” diye konuştu.
Özkoç, “bazı hanelerde yabancıların ikamet ediyor görüldüğü” yönündeki iddiaları seçim güvenliği açısından değerlendirmesinin istenmesi üzerine, seçim güvenliğini önemsediklerini ve bu konuda önemli çalışmalar yürüttüklerini anlattı. Özkoç, “Adrese dayalı bilgiler geldiği zaman hemen oradaki örgütümüzü harekete geçiriyor ve bununla ilgili itirazlarımızı şimdiden yapıyoruz. Yurttaşlarımızın CHP santral numarasına ulaşıp seçim güvenliğine ilişkin aktardığı sorunlar ciddiyetle ele alınıyor. Biz bu iktidara güvenmiyoruz, kendimize ve milletimize güveniyoruz. Biz, milletimizle birlikte sandığı güvence altına alacağız.” dedi.
Engin Özkoç, TÜRK-İŞ ve TİSK’in gelir vergisi tarifesinde değişiklik talebinde bulundukları belirtilerek görüşlerinin sorulması üzerine de, Hazine ve Maliye Bakanlığının yeni yılı beklemeden çalışanların daha fazla zarar etmesinin önüne geçmesini istedi. Özkoç, “İnsanların aldıkları maaş, bırakın ailelerini geçindirmeyi, 3-5 günlük giderlerini karşılamıyor. Bunun için düzgün bir ekonomi, Merkez Bankasının özerkliği, Merkez Bankası ve Başkanı’nın siyasi vesayetten kurtulması, gerçekten liyakat sahibi ekonomi bakanlarının gelmesi gerekiyor. Yani Nebati gibilerinin bu ülkede bakanlık yapmaması gerekiyor.” değerlendirmesinde bulundu.
