Mülteci krizi günden güne artarak devam ediyor. İkinci Dünya Savaşı ’ndan bu yana en yüksek seviyeleri gören yerinden edilenlerin sayısı Birleşmiş Milletler Mülteci Yüksek Komiserliğine (BMMYK) göre 100 milyonu aşmış durumda. Bu kadar çok insanın yurdundan zorla ayrılmaya mahkûm edilmesinin ardında ise birçok neden yer alıyor. 2010 itibariyle Orta Doğu ’da ve Afrika ’da artan savaş ve çatışmalar en büyük sebep olurken aynı zamanda yoksul ülkelerde yaşanan ekonomik krizler, kıtlık ve iklim sorunu diğer etkenler olarak görülüyor. Diğer taraftan dünya üzerinde sağ popülist politikaların artmasıyla göçmen düşmanlığında büyük bir artış yaşanıyor. Politikacılar göçmen düşmanlığını kullanarak oy peşinde koşarken özellikle ana akım medyada yer alan dezenformasyon içerikli haberlerle ülkelerde göçmen karşıtlığı hızla büyüyor.
Türkiye ’deki mülteci krizi ise 2011 ’de Suriye İç Savaşı’yla birlikte yükselişe geçti. Savaştan kaçan milyonlarca kişi Türkiye ’ye gelirken krizin yaşanmasındaki en büyük neden ise AKP iktidarının göçmen politikaları oldu. Suriye ’deki çıkarları doğrultusunda açık kapı politikası izleyen Saray rejimi mülteci sayısının kontrolsüz bir şekilde artmasına zemin hazırladı. İçişleri Bakanlığı verilerine göre Türkiye ’de kayıtlı Suriyeli mülteci sayısı 3 milyon 764 bin olurken Irak, Afganistan, İran ve Afrika ’dan gelenlerle bu sayı 4 milyonu aşıyor. Türkiye’yi sırasıyla 1,8 milyon ile Kolombiya, 1,5 milyon ile Uganda ile Pakistan ve 1,3 milyon ile Almanya izliyor.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu (BMGK) tarafından 2001 yılında şiddet ve zulümden dolayı yerlerinden edilen ve ülkelerini terk etmek zorunda bırakılan milyonlarca mültecinin sıkıntılarına dikkat çekmek için kabul edilen 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü için birçok demokratik kitle örgütü açıklama yayımladı.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği Komisyon üyesi Filippo Grandi, Dünya Mülteciler Günü için, “İnsan ruhunu ve yerlerinden ve sahip olduklarından edilmelerine rağmen ailelerinin, topluluklarının ve kendi hayatlarını iyileştirmek için durmaksızın çabalayan milyonlarca insanın dayanıklılığını kutlamayı amaçlayan Hasat Dergisi” dedi. Dünya ülkelerinin yaşanan çatışmalara sessiz kalması nedeniyle mülteci sayısının artarak devam ettiğimi işaret eden Grandi, “Dünya liderlerinin çatışmaları çözmekte aciz ve isteksiz olmaları nedeniyle şu an 100 milyon insan evlerini zorla terk etmiş durumda. Ukrayna ’daki savaşın yanı sıra Etiyopya, Burkina Faso, Myanmar, Nijerya, Afganistan ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti gibi yerlerde yeni ortaya çıkan veya devam eden problemler sayıların artmasına neden oluyor” ifadelerini kullandı.
Türkiye ’deki en eski ve en büyük mülteci derneği Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği (SGDD – ASAM) de Dünya Mülteciler Günü için paylaşımda bulundu. Açıklamada Türkiye ’nin diğer ülkelere kıyasla çok daha büyük bir önem taşıdığına dikkat çekilirken, “Suriye ’de yaşanan iç savaş, Afganistan ’da Taliban ’ın iktidarı ele geçirmesi ve son olarak Ukrayna ’daki savaştan kaçmak zorunda kalan sığınmacılarla birlikte 85 ’ten fazla uyruktan sığınmacı ve mülteciye ev sahipliği yapması nedeniyle Dünya Mülteciler Günü Türkiye için diğer ülkelere kıyasla çok daha büyük önem taşıyor. Tüm bu veriler, koşullar ne kadar zor olursa olsun savaş, çatışma ve zulümden kaçarak evlerini terk etmek zorunda kalan sığınmacılarla olan dayanışmanın önemine bir kez daha dikkat çekiyor” ifadelerine yer verildi.
24 Şubat ’ta başlayan ve halen devam eden Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle Ukrayna ’dan 6 milyondan fazla mülteci hareketi kaydedilirken 8 milyon kişi ülke içerisinde yerinden edildi. Bu, İkinci Dünya Savaşı ’ndan bu yana yaşanan en büyük zorla yerinden edilme krizlerinden biri ve en hızlısı olarak kayda geçti. Öte yandan, Ukrayna ’dan kaçan mülteciler ağırlıklı olarak yüksek gelirli Avrupa ülkeleri tarafından ağırlandı. Ukraynalı mültecilere Avrupa Birliği (AB) üye ülkeleri tarafından geçici koruma statüsü verilirken, bu tür programlara 2,8 milyondan fazla mülteci kayıt yaptırdı.
HDP İstanbul Milletvekili Oya Ersoy, 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü ’nde, meclise soru önergesi verdi. Ersoy, “Tüm dünyada ve Türkiye ’de de artan göçmen, mülteci ve sığınmacı karşıtlığı; sığınmacılar, mülteciler ve göçmenlerin geldikleri toplumun üyeleri tarafından çoğunlukla bir tehdit unsuru olarak algılanması ve gösterilmesinden kaynaklanmaktadır” ifadelerini kullandı. Önergede mültecilere yönelik saldırıların da günden güne arttığını belirten Ersoy, ırkçılığa karşı bütünlüklü bir politika üretebilmek için yapılan çalışmaların olup olmadığını sordu.
Gündemin nabzına göre mülteci söylemlerini değiştiren, bir göndereceğiz bir göndermeyeceğiz ikileminden çıkamayan ve elle tutulur herhangi bir politikası olmayan Erdoğan ’dan yeni bir gaf daha geldi. 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü için gerçekleştirilen Küresel Parlamenter Konferansı ’na gönderdiği video mesajında ‘gelişmiş ülkelere ’ sitem eden Erdoğan, “Kabul ettikleri birkaç yüz mülteciyi reklam malzemesi olarak kullananlar, derinleşen insani krizler karşısında hiçbir sorumluluk üstlenmiyor” dedi. Yeri geldiğinde mültecileri Avrupa Birliği (AB) koz olarak kullanan yeri geldiğinde de oy için mültecileri göndereceğini açıklayan Erdoğan bu sözleriyle tekrardan kendisiyle çelişmiş oldu.
POTASYUM KLORAT NEDİR?
Potasyumklorat, beyaz renkli kristalimsi bir katıdır.
Potasyumklorat, yaygın olarak potasyum klorür ve sodyum klorattan elde edilir. Sodyum klorata stokiyometrik oranlarda katı KCI eklenir. Bu karışım daha sonra bir kristalleştiriciye transfer edilir ve potasyum klorat bulamacı olur.Ana sıvı hücrelere geri dönüştürülür, burada tuz klorata dönüştürülür ve işlem tekrarlanır. Katı KCl için kalite gereksinimleri yüksektir, çünkü çözeltiye eklendikten sonar sonra hiçbir saflaştırma mümkün olmamaktadır.
Yanıcı maddelerle beraber çok daha yanıcı bir karışım oluşturur. Yanıcı malzeme çok ince bir şekilde bölünürse karışım patlayıcı da olabilir. Bu karışım sürtünme ile tutuşabilir. Kuvvetli sülfürik asit ile teması yangınlara yada patlamaya neden olabilir.
Potasyumklorat, sulu çözelti renksiz bir sıvı olarak ortaya çıkar. Sudan daha yoğundur.
Amonyum tuzları ile karıştırıldığında kendiliğinden ayrışabilir ve tutuşabilir. Uzun süre ısıya veya ateşe maruz kaldığında patlayabilir.
Kibrit, kağıt, patlayıcı ve daha birçok kullanımda kullanılır.Cilde teması, gözleri ve mukoza zarlarını tahriş edebilir. Yutulması halinde zehirli olabilir. Başka kimyasalların sentezi için öncü madde olarak kullanılır. Teması halinde organik maddeleri tutuşturur.
Potasyumklorat, oksitleyici bir ajan, patlayıcılarda, kibritlerde, oksijen kaynağı olarak , tekstil baskısı, piroteknik, dezenfektanlarda ve ağartma malzemelerinde kullanılır.
Veteriner tıbbında, potasyum klorat oksitleyici bir ajan, antiseptik ve büzücü olarak kullanılır.
Potasyumkloratın bir çok farklı alanda daha kullanımı mevcuttur. Bunlara örnek olarak: flaş tozunda kullanılan bir yükseltgeyici maddedir. Diş macunu üretiminde, herbisit olarak, alkaloidler ve fenoller için de bir reaktif olarak kullanılır.
Potasyumklorat ayrıca kesilmiş domuz ve domuz ürünlerinde Yersinia enterocolitica isimli bakterinin oluşumunun belirlenmesinde de kullanılabilir.,
DMRSÜREN KİMYA LTD.ŞTİ
0216 4421200-05523307100-05325466184
www.kimyadeposu.com,www.nanomikron.com, www.claypacks.com, www.nanotozlar.com,www.netyerim.net,www.metaltoz.com
hasatdergisi.com