Yükselen maliyetlerini karşılamak için devletten desteğini alamayan ve serbest piyasa düzeni altında ezilen tarım üreticieri bir de hükümetin ithalat hevesiyle karşı karşıya. Bir zamanların tarım ülkesi olan Türkiye buğdayı bile dışarıdan ithal etmeye başlarken, hayvancılıkta da ithalat tam gaz sürüyor.
Özellikle son günlerde tarım ve hayvancılık ürünleri ithalatları sıklaşmış durumda. En son Sırbistan ziyaretinin ardından bilgi veren Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Sırbistan ile 2 günde 16 anlaşma imzaladıklarını söyledi. Anlaşmalar arasında Sırbistan’dan 5 bin ton et ithal edilmesine yönelik karar da çıktı. Erdoğan, Halkbank’ın Sırbistan’daki faaliyetlerine dikkat çekerek çiftçiyi finans sektörüne heba ettiğini de adeta ilan etmiş oldu.
Kamuoyunda sert tepkiyle karşılaşan ve Türkiye’nin tarımda yaşadığı teslimiyet süreci samanda da yaşanıyor. Geçtiğimiz günlerde en son İzmir İli Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği, artan saman fiyatları ve üyelerinin saman bulamaması nedeniyle Bulgaristan’dan 4 bin ton saman ithalatı yaptı. Tarım Uzmanı Ali Ekber Yıldırım’ın edindiği bilgilere göre, üstelik Bulgaristan’da tonu 40 dolar olan saman, Türkiye’nin yoğun ilgisi nedeniyle Türkiye’ye 50-65 dolardan satılıyor.
Türkiye’nin bir zamanlar mercimekle ‘tanıştırdığı Kanada, şimdi Türkiye’ye mercimek satıyor. Üstelik Kanada, Türkiye’nin en çok mercimek ithal ettiği ülke haline geldi. Türkiye’de tüketilen mercimeğin yüzde 25’i ise Kanada’dan geliyor.
Bir diğer ‘yürek burkan’ ithalat ise buğdayda meydana gelmiş durumda. Türkiye ile yaşadığı uçak krizinin ardından Rusya’nın yaptırımlarına rağmen Türkiye, buğdayda da Rusya’ya bağımlı hale geldi. Rusya Federal Gümrük Servisi verilerine göre Türkiye’nin Rusya’dan ithal ettiği buğday yılın ilk 3 ayında 322 bin ton olurken, mayısta ithal edilen buğday miktarı ise geçen yıla göre 4 kat arttı.