Anasayfa / Genel / Marul Yetiştiriciliği Nasıl Yapılır?

Marul Yetiştiriciliği Nasıl Yapılır?

İlk dondan sonra çoğu bölgede, tarlada ya da serada ekim ve tarlaya dikim işlemi yapılır. 1 hektarlık yerin ekim işlemi için 800-900 gram tohuma ihtiyaç vardır. Tohumları 0,4-0,5 cm derinlikte tohum yatağına / saksıya ekebiliriz ve onları bol güneş ışığı alan bir odaya yerleştirmemiz gerekir. Toprak daima nemli olmalıdır. Toprağın nemli olması önemlidir, ancak aşırı sulama yapılmamalıdır, çünkü tohumlar çürür ve çimlenmezler. Bazı üreticiler bitkileri tarlaya dikmeden önce genç fidelerin gelişme engellerini gidermek için özel işlemler uygularlar. Marulları son dondan sonra tarlaya dikeriz. Taşlar ve köklerden temizlenmiş, iyi drenajlı bir alan seçmeliyiz. Bazı üreticiler ayrıca marul tohumlarını doğrudan tarlaya ekerler, ancak bu yöntem yüksek toprak sıcaklığı olan bölgeler için önerilmez. Marul tohumları genetik olarak belli bir sıcaklığın üzerinde dormansi-uyku halinde olmaları için programlanmıştır. 

Marul bitkisi bol güneşi sever, azot ve humus bakımından zengin olan topraklarda yetişir. Çoğu zaman, marul bitkileri arasında 20-30 cm ve sıralar arasında 50-60 cm mesafe bırakılır. 1 hektarlık olan bir alanda (10.000 metrekare), yaklaşık 50.000 adet bitki dikebiliriz. Sık sık sulama yapmalıyız. Dikim işleminden üç hafta sonra, marulun büyümek için çok fazla “besine” ihtiyacı olmamasına rağmen, bitkilerin büyümelerini artırmak için gübreleme uygulayabiliriz (yerel lisanslı bir ziraat mühendisine danışın). Ancak, marul, çiftçinin dikkati ve zamanı açısından zahmetli bir üründür. Pek çok çiftçi, her gün mahsulünü takip eder, özellikle nem, zararlılar, hastalıklar ve genel olarak mahsul sağğını kontrol eder. Çoğu zaman, çeşide bağlı olarak ekimden 60 – 90 gün sonra hasat yapılır. Marul hasadının sabah yapılması daha uygundur. Ortalama olarak hektar başına verim 20-40 tondur.

www.kimyadeposu.com

Marulun Toprak İstekleri

Marul, organik maddece zengin, iyi drenajı olan topraklarda yetişen bir bitkidir. Tohumları ekmeden veya genç fideleri dikmeden önce uygun bir toprak hazırlığı yapmak şarttır. Tecrübeli çiftçiler, dikim veya ekim işleminden bir hafta önce toprağı sürmenin ve organik gübre veya yanmış gübre ile gübreleme uygulamanın faydalı olduğunu belirtmişlerdir. Çoğunlukla marul, pH değeri 6 ila 6,8 arasında değişen ve verimli olan toprakları tercih eder. Gelişen bitkilere ve iyi verime sahip olmak için çiftçiler toprağın sürekli nemli olmasını sağlarlar. Yetiştiriciler ekimden önce toprak analizi yapmalıdır. Rasyonel bir tarla hazırlığı planı oluşturmak için yerel ve lisanslı bir tarım uzmanına danışmanız önerilir.

Marulun Su İstekleri 

Marul bitkilerinin kök sistemi yüzeyseldir. Normalde az fakat sık sulama yapmak tercih edilir. Sıcak yaz aylarında, her gün marul bitkilerini sulamamız ve belki de bitkilere gölge sağlamamız gerekebilir. Bu mevsimde bitkilerimizi düzenli olarak sulamazsak, marul bitkileri ısıdan zarar görür ve bitki tohum üretmeye başlar. Sonuç olarak, marul yaprakları acı bir tada sahip olabilir. Bitkiler tohum üretimine başladıkları andan itibaren, bu durumun geri dönüşümü yoktur ve bu nedenle bitkiler pazarlanamaz. Çoğu çiftçi yağmurlama veya damlama sulama sistemleri kullanır. Toprağı sürekli nemli tutmak için çiftçiler zemine ince bir malç katmanı düzenleyebilirler (yerel lisanslı ziraat mühendisine danışın).  Toprak neminin ani değişiklikleri bitkinin büyümesini olumsuz yönde etkileyecektir.

Marul bitkilerini sabah erkenden veya öğleden sonra geç saatlerde sulamanız tavsiye edilir. Aşırı sulama hastalıklara ve kök çürümesine neden olabilir, dolayısıyla aşırı sulama yapmamak önemlidir. Toprağı nemli tutmak, sağlıklı marul yetiştirmenin anahtarıdır.

Marulun Dikim Mesafeleri-Tohumluk Miktarı 

Genel olarak, marul bitkilerinin gelişmesi için serin havaya ihtiyaçları vardır. Ne zaman hasat etmek istediğimize bağlı olarak, tohumları uygun bir zamanda ekmeye odaklanmalıyız.

Çeşide bağlı olarak, marul 7-18 ° C arasındaki sıcaklıklarda büyüyebilir. Belirli koşullar altında ve özel işlemlerden sonra (örn. Gölgeleme), marul 29 ° C’de bile yetiştirilebilir. Marulları ilkbahar veya sonbaharda ekmeye karar verirsek, güneşli bir alan uygundur. Bunun aksine, yaz sonunda ekmeye karar verirsek, marulun güneşten korunması gerekir. Güneşten koruma genellikle gölgelik ile sağlanır. Havalar soğumaya başladığı andan itibaren, gölgelikleri çıkarabiliriz ve genç bitkilerin ihtiyacı olduğu güneş ışığını alabilmelerini sağlayabiliriz.

Marul tohumlarını ekebilir veya fidelerini tarlaya dikebiliriz. Doğrudan tarlaya ekim işleminde, marul tohumları 0,6 cm derinlikte, sıralar üzerine ekelirler. Çoğunlukla deneyimli çiftçiler ilkbahar donlarının ve yaz sıcaklıklarının bitkilere zarar verdiğini iddia ederler. Bu durumu önlemek için normalde bitkileri iç mekanlarda yetiştirmeye başlarlar. Yetiştiriciler normalde don başlamadan önce iç mekanlarda ekim işlemi yaparlar. Dondan iki hafta sonra, açık tarlaya bitkileri dikebilirler. Marul bitkisi, kök kısmındaki toprağı ile tarlaya dikilir. Çiftçiler yaz sıcaklarına karşı da aynı önlemleri alabilirler. Yaz sıcaklarında, iç mekanlara marul tohumları ekerler. Sonra, havalar soğuduğunda, genellikle onları dışarıya dikerler.

İyi bir büyüme sağlamak ve verimi en üst seviyeye çıkarabilmek için çiftçiler aşağıda belirtilenleri dikkate almalıdırlar.

  • Tohumluk miktarı: Hektar başına 800-1000 gr tohum
  • Hektar başına bitki sayısı: 50.000-60.000 adet
  • 1 hektar = 10.000 metrekare
  • Sıralar arasındaki mesafe 27-60 cm ve bitkiler arasındaki mesafe 18-30 cm’dir.
  • Marul tohumları küçüktür ve 0,6 cm derinlik gerekir.
  • Tohumlar filizlendikten sonra seyreltme işlemi uygulayabiliriz. Marul başları arasında yeterli mesafe oluncaya kadar seyreltme yapmaya devam edebiliriz. Ortak bir kalıp olarak her bitki arasında en az 18 cm bırakılır, ancak bu aynı zamanda çeşide de bağlıdır.
  • Çiftçiler, marul sıraları arasında başka bitkilerde ekebilirler. Sarımsak sıraları yaprak biti mücadelesine yardımcı olurken, tatlı mısır veya bezelye doğal gölge sağlayabilir.
  • Çiftçiler, uygun bir bitki yetiştirme planı hazırlamaları için yerel lisanslı tarım uzmanına danışabilirler.

Marul Yetiştiriciliğinde Gübreleme

Herhangi bir gübreleme uygulamasından önce toprak analizi yapmak önemlidir. Her tarla aynı değildir, tarlanın ürün yetiştirme geçmişini ve toprak analizi sonuçlarını bilmeden gübreleme hakkında hiç kimse tavsiyede bulunamaz. Genel olarak, marul hızla olgunlaşır, bu nedenle birçok çiftçi dikim işleminden yaklaşık 20 gün sonra sadece bir defa gübreleme yapar. Bazı durumlarda ise, örneğin yüksek besin istekleri olan bitkilerin (örneğin brokoli) yetiştiriciliğinde, marul ekim nöbetinin bir parçası olur ve belki böyle bir durumda gübreleme yapmak gerekli olmayabilir. Ayrıca, bu yöntem hastalıklarla ile ilgili problemlerde yaratabilir.

Genel olarak, bitkilerin dikim işleminden üç hafta sonra gübreleme yapılır. Bazı çeşitlerde çiftçiler, gübreleme uygulamadan önce fide boyunun  gelişmesini beklerler. Çoğu çiftçi, genellikle granül formda azot (N), potasyum (K) ve fosfor (P) gibi temel maddelerden oluşan iyi dengeli bir gübre kullanırlar. Deneyimli çiftçiler granül gübreleri 10-10-10 (N-P-K) veya 5-5-5 (N-P-K) karışım halinde olarak uyguladıklarını iddia ederler. Granül formdaki gübreleri marul bitkilerinin etrafındaki toprağa uygulayabiliriz. Granül formdaki gübrelerin genç bitkilerle temas etmemeleri çok önemlidir, çünkü bu gübrelerin bitkileri yakma riski vardır. Gübrelemeden sonra, genellikle sulama yapmak gerekir.

Bazı durumlarda, çiftçiler fertigasyon uygulamayı tercih ederler (damlama sulama sistemi üzerinden suda çözünen gübre kullanarak gübreleme uygularlar). Suda çözünen gübre kullanarak sulama sistemi üzerinden herhangi bir gübreleme uygulamadan önce üretici firmanın talimatlarını takip etmeniz önerilir.

Son olarak, bazı çiftçiler ise dikim işleminden yaklaşık 35 gün sonra hektar başına 200 kg oranında KNO3 uygularlar (1 hektar = 10.000 metrekare ve 1 ton = 1000 kg).

Organik tarımda ise, ekim veya dikim işleminden 2 hafta önce iyi yanmış gübre uygulanır ve devamında toprak sürülür. Organik gübre yabancı otlar ile mücadele de yardımcı olur ve toprağın nem oranını korur.

Ancak, bunlar genel olarak uygulanan kalıplardır ve kendi araştırmanızı yapmadığınız sürece bunları takip etmeniz önerilmez. Çünkü her alan farklıdır ve dolayısıyla farklı ihtiyaçları vardır. Toprak analizi yaptıktan sonra lisanslı bir tarım uzmanına danışmanız tavsiye edilir.

Marul Zararlıları ve Hastalıkları

Bitkilerin düşmanlarını tanımak ve onlarla mücadele edebilmek için çevre dostu bir yaklaşım oluşturmak gerekir. Marul zararlılarının ve hastalıklarının uygun şekilde mücadele edilmesi için yerel bir lisanslı uzmana danışabiliriz. En yaygın marul zararlıları ve hastalıkları şu aşağıda belirtilenlerdir.

Zararlılar

Yaprak biti: yapraklı sebzelerin en yaygın zararlılarından biridir. Yetişkinler ve nimfler bitki sularıyla beslenirler ve aynı zamanda sap, çiçek ve yapraklara da zarar verirler.

Salyangozlar: marul yapraklarını çiğnemeyi sever, bu da yapraklarda büyük deliklere neden olur ve dolayısıyla mahsül pazarlama için uygun değildir. Çoğalmalarına izin verilirse, kısa sürede bütün bitkileri yok edebilirler.

Hastalıklar

Beyaz Çürüklük: Sclerotinia olarak da bilinen bir mantar hastalığıdır. Marul dahil çok çeşitli bitki türlerine zarar verir. Bitkilerin saplarını kontrol ederek teşhis edilebilir. Sapların renkleri değişir ve soluk bir görünümü olur.

Kök Çürüklüğü: Daha çok olgun bitkilere zarar veren bir mantar hastalığıdır. Bu hastalığın nedeni Rhizoctonia solani’dir.

Külleme: Yaşlı yapraklarda sarı nekrotik lekelere neden olan Bremia lactucae’nin neden olduğu bir hastalıktır.

Zararlılar ve Hastalıklar ile Mücadele

Zararlılar ve hastalıklar ile mücadele etmenin en iyi yolu müdahaleden önce önlem almaktır. Marul yetiştiricileri, aşağıdaki belirtilenleri dikkate almalıdırlar.

  • Sertifikalı tohum kullanımı gerekir.
  • Hastalıklara dayanıklı çeşitler salgını önleyebilirler.
  • Bazı durumlarda zararlıların doğal düşmanları faydalı olabilir. Yerel lisanslı ziraat mühendisine danışın.
  • Marul sıralarının örtü altında olması, marul bitkilerini zararlılara karşı koruma yöntemi olarak sıklıkla kullanılır.
  • File, bitkilerimizi çeşitli zararlılardan koruyabilir.
  • Aşırı gübre uygulamasından kaçının.
  • Ekim nöbeti ve yabancı ot mücadelesi, bazı zararlılar ve hastalıklar ile doğal yöntemle mücadele etmek için uygulanabilir.
  • Kimyasal mücadele, yerel lisanslı bir tarım uzmanına danıştıktan sonra yapılmalıdır.

Marul Hasadı

Genel bir kural olarak, ekim işleminden hasada kadar (çeşide bağlı olarak) 65 ila 130 gün gerekir. Çoğunlukla, dikim işleminden 30 ila 70 gün sonra hasat edilebilir. Uygun hasat zamanı sadece çeşide bağlı değildir, aynı zamanda yerel koşullara da (hava, ekim mesafeleri, istenilen marul ağırlığı, gübreleme vb.) bağlıdır.

Marul Hasadı ile ilgili bilmemiz gereken önemli şeyler şunlardır:

  • Aşırı derecede olgunlaşmış bitkilerin hasadı önerilmez. Bu bitkilerin yaprakları acı bir tada sahiptir, bu nedenle olgunluktan önce, genç yaşta hasat etmek tercih edilir.
  • Marul hasadında, marulun dış yapraklarını çıkararak hasat edilebilir. Bu nedenle, iç kısımdaki yapraklar (bitkinin merkezine yakın) büyümeye devam edebilirler.
  • Bahçemizi düzenli olarak kontrol ederek hasat için hazır olan bitkileri tespit edebiliriz.
  • Marul hasadı güneş doğmadan, sabahın erken saatlerinde yapılması uygun olur. Bazı marul çiftçilerine göre, günün bu zamanı mükemmeldir, çünkü marul bitkileri güneş ışığına maruz kalmaz.
  • Hasattan sonra, çiftçiler marulları donmaksızın fakat soğuk olan bir yerde muhafaza ederler.

Hektar Başına Marul Verimi

Ortalama olarak hektar başına marul verimi 20-40 tondur. Unutmayın ki, 1 ton = 1000 kg ve 1 hektar = 10.000 metrekaredir. Uygun iklime sahip olan bölgelerde deneyimli marul çiftçilerinin elde ettiği verim , hektar başına 20-40 tob çarpı 2-4 el hasada eşittir. Tabii ki, bu kadar yüksek verim birkaç yıl boyunca yapılan uygulamalar ile deneyimli çiftçilerin elde edebileceği bir verimdir.

www.kimyadeposu.com

 

Hakkında Çiğdem Gkhüseyinoğlu

Diğer Haber

Trakya’da Kanolayı kuraklık vurdu

Trakya’nın sarı altın çiçeği kanola, bölge yağış alamayınca yaşanan kuraklığa yenik düştü. Ayçiçeğine alternatif olarak …

[ajax_load_more loading_style="infinite fading-circles" container_type="div" post_type="post" images_loaded="true" placeholder="true" button_loading_label="Haber Yükleniyor..." scroll_distance="500px"]