Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla Parlamento Muhabirleri Derneği’ni (PMD) ziyaret etti. 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutlayan Destici, parlamento muhabirlerinin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
HDP’nin hazine yardımı hesabına tedbiren bloke konulmasına ilişkin bir soru üzerine, “HDP kendi yaptığının bedelini ödüyor.” değerlendirmesinde bulunan Destici, “HDP çıksa ve ‘Biz, tüm terör örgütleriyle birlikte PKK’yı da terör örgütü olarak görüyor ve lanetliyoruz. Devletimizin, ülkemizin terörle mücadelesinin yanındayız.’ dese ben de hemen çıkarım ‘HDP kapatılmasın’ derim” ifadesini kullandı.
HDP’nin her türlü düşüncesini dile getirebileceğini ama bunları bir terör örgütüyle iltisaklı olarak yapamayacağını vurgulayan Destici, BBP olarak Hazine yardımının tamamen kaldırılmasını istediklerini hatırlattı.
Destici, siyasi partilere 1,5 milyar TL’nin bugün hazine yardımı olarak yattığını, 3 milyar TL’nin de seçim tarihi açıklandıktan sonra yatacağına işaret ederek bu kadar parayı 4-5 partiye vermenin günah olduğunu söyledi.
Hazine yardımının partilerin varlığını sürdürebilmesi için verildiğinin altını çizen Destici, “450 milyon olsa yetmiyor mu? Hatta 45 milyon bile yatabilir” dedi.
HDP’nin kapatılması davasının hukuka göre devam eder ve neticelendirilirse “yüzde yüz kapatılacağını” dile getiren Destici, “Hukuken kapatılması konusunda kimsenin bir tereddüdü yok. Tereddüt şurada; siyaseten bunun sonuçları ne olur, bu konuşuluyor. Tamam da siyasi sonuçları Anayasa Mahkemesi’nin işi değil siyasetin işi” ifadelerini kullandı.
Destici, HDP kapatılırsa yenisinin kurulacağı yönündeki görüşleri kabul etmediğini ifade etti.
“Gerekirse iki teklif birleştirilebilir”
HDP’nin, AK Parti’nin başörtüsüyle ilgili Anayasa değişikliği teklifi konusunda talep ettiği randevuyu kabul etmemesine ilişkin Destici, “Hazine yardımı kesilince AK Parti Grubu’nun görüşme teklifini reddettiler. Bu hayra da sebep oldu. Zaten görüşülmesi doğru değildi. Samimi olmak lazım. Bir taraftan ‘Bu, terör örgütünün partisidir. HDP eşittir PKK’; sonra da ‘Gelin sizinle şunu konuşalım, şunu müzakere edelim.’ diyeceksiniz…” yorumunu yaptı.
AK Parti’nin randevu talebine diğer partilerin de cevap vermediğine işaret eden Destici, “Eğer burada başörtüsüyle ilgili gelen anayasa teklifine özellikle altılı masada oturan, kendisini ‘sağ ve muhafazakar’ olarak tanımlayan siyasi partiler bu konuda görüşmezlerse ya da Meclis’e geldiğinde ‘evet’ vermezlerse bunun onlar açısından siyasi bedelinin ağır olacağını düşünüyorum. Karar verirken bunu hesaba katacaklardır” diye konuştu.
Destici, CHP tabanının böyle bir hassasiyeti olmayabileceğini ama İYİ Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi ve DEVA Partisi’nin tabanlarının da önemli bir kısmının başörtüsü konusunda hassasiyeti olduğunu bildiklerini söyledi.
Altılı masanın başörtüsüyle alakalı yeni bir teklif hazırladığının hatırlatılması üzerine Destici, şunları kaydetti:
“Gerekirse iki teklif birleştirilebilir. Henüz Cumhur İttifakı ortaklarımızla konuşulmuş bir şey değil ama benim şahsi fikrim uzlaşma adına. Çünkü bizim niyetimiz burada başörtüsüne anayasal bir güvence sağlamak. Dolayısıyla hazırlasınlar bir teklif. Cumhur ve millet ittifakının belirleyeceği bir komisyon bir araya gelir ve iki teklifi birleştirilerek ortak bir anayasa değişikliği teklifine de çevrilebilir. Böylece uzlaşmayla Meclis’ten geçer. Biz de bundan memnuniyet duyarız. Milletin de memnuniyet duyacağını düşünüyorum.”
“Bizim ittifak, demokratik bir ittifak”
Seçim tarihiyle ilgili değerlendirmesi sorulan Destici, seçimlerin 14 Mayıs ya da 1 hafta öncesi ya da sonrasında yapılabileceğini söyledi.
HDP’nin, AK Parti’nin randevu talebini kabul etmemesine ilişkin değerlendirmelerinin Cumhur İttifakı’nda bir tepkiye neden olabileceği yönündeki görüşe karşılık Destici, “Bizim ittifak, demokratik bir ittifak, hoşgörüye dayanıyor. Herkes kendini çok rahat ifade edebilir. Ben ilk görüşmede de bunun doğru olmadığını zaten söyledim. İlk defa söylemiyoruz” diye konuştu.
Terör örgütünün bir partisinin olamayacağının altını çizen Destici, terör ve şiddet söz konusu olduğunda buna karşı sessiz ya da kayıtsız kalmalarının beklenemeyeceğini dile getirdi.