Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şu şekilde;
Hayatımızı kaybeden kardeşlerimizin acısını yüreğimizde hissediyoruz. Aralarında sizlerin vatandaşların da olduğu müteveffa tüm misafirlerimiz için sabır ve başsağlığı dileklerimi tekrarlıyorum. Depremin ilk gününden itibaren millet devlet elele tüm kurumlarımızla, kararlı mücadele yürütüyoruz.
“Tüm dost ve kardeşlerimize teşekkür ediyorum”
Bu zor günlerde dost ve kardeş ülkelerin güçlü desteğini yanımızda görmekten büyük memnuniyet duyuyoruz. Arama kurtarma ekipleriniz yüzlerce vatandaşlarımızın enkaz altından çıkarılmasına yardımcı oldu. Bölgede kurduğunuz sahra hastaneleri yaralılarımızın tedavisine katkıda bulundu.
Bu yardımların yanısıra telefonla aramak, mesaj göndermek hatta bizzat ziyaretimize gelmek suretiyle acımızı paylaşan tüm dost ve kardeşlerimize teşekkür ediyorum.
“Mazluma, mağdura, başı dara düşene yardımda bulunduk”
Türkiye olarak nerede mazlum varsa kimliğine bakmadan yardımına koşan bir ülkeyiz. Dünyanın en fazla yardım yapan ülkesi olmayı milletimiz adına bir şeref payesi olarak yıllardır gururla paylaşıyoruz. Bugüne kadar hep mazlumun, mağdurun, başı dara düşenin yardımında bulunduk.
Kimi dostlarımız milletimiz için dua etti, kimisi yardım kampanyaları düzenledi, kimisi uçaklar dolusu yardım malzemesi gönderdi. Kimisi kıt imkanlarına rağmen elindeki avucundakileri seferber etti.
Bir dönem elinden tuttuğumuz, yaralarını sarmasına destek verdiğimiz hiçbir dostumuz bizi yalnız bırakmadı. Rabbim herkesten, tüm kara gün dostlarımızdan razı olsun diyorum.
“Bize uzatılan yardım elini hiçbir zaman unutmayacağız”
Milletçe bize uzatılan yardım elini hiçbir zaman unutmayacağımızın bilinmesini istiyorum. Tarih boyunca sayısız imtihandan geçmiş milletiz. Nice saldırıyı, işgal girişimini, badireyi alnımızın akıyla atlattık. Zorluklar karşısında yılmadık, engellere aldırmadık. Bağımsızlık iradesinin kırılmasına izin vermedik.
Gerektiğinde 250 bin evladımızı kara toprağa verme pahasına istiklal ve istikbalimize sahip çıktık. Tıpkı bir anka kuşu gibi küllerimizden doğmayı başardık. Asrın felaketi ile mücadelemizde aynı sarsılmaz azmi gösteriyoruz.
Cumhur İttifakı olarak beraberce dolaştık. Gittiğim illerin tamamında aziz milletimizin metanetine, hayata yeniden başlama kararlılığına gerçekten hayran kaldım. Devlet kurumları, belediyesi, sivil toplumu, gönüllüsüyle birlikte 85 milyon olarak yaralarımızı hızla sarıyoruz. Hasar tespit çalışmalarımız neticelenmek üzere. Enkaz kaldırma mücadelemiz süratle devam ediyor.
“70 bin konut ve köy evinin yapım süreci başladı”
Dün itibariyle 70 bin konut ve köy evinin yapım süreci başladı. Bu sayılar her gün yukarı yönlü güncelleniyor. Deprem bölgesinde 650 bin ilk 1 yıl içinde 319 bin konut ve köy evinin inşasını tamamlıyoruz.
“Seçim sürecinin çalışmaları yavaşlatmasına izin verilmeyecek”
Seçim sürecinin bu çalışmalarımızı yavaşlatmasına izin vermeyeceğiz. 11 ilimizi ve 14 milyon vatandaşımızı etkileyen deprem felaketine rağmen seçimleri erteleme yoluna gitmedik. Türkiye’nin kapasitesine, demokrasimizin gücüne ve milletimizin dayanışma ruhuna güveniyoruz.
“Dalga dalga büyüyen zaferin ayak seslerini duyuyoruz”
14 Mayıs seçimlerinde insanımızın sandıkta yine en doğru kararı vereceğinden şüphemiz yok. Meydanların dilini çok iyi bilen, son 20 yılda girdiği 15 seçimin hepsinde milletin teveccühü kazanan bir siyasetçi olarak dalga dalga büyüyen zaferin ayak seslerini duyuyoruz.
“Hepimiz büyük insanlık ailesinin birer ferdiyiz”
Türkiye Yüzyılı’nın cemresi sandığa şimdiden düşmüştür. Yurt dışındaki vatandaşlarımız da oy kullanabiliyor. 14 Mayıs seçimleri yurt dışında yaşayan kardeşlerimizin bulundukları yerden oy kullanacağı altıncı seçim olacaktır.
Özellikle bölücü örgüt yandaşlarının baskı, zorbalıkla seçimlere gölge düşürmesine müsaade etmeyeceğinize yürekten inanıyorum. Felaketlerin bize hatırlattığı en çarpıcı hakikat dünya hayatının faniliği yanında tüm insanların aynı kaderi paylaştığıdır. Hangi inanca, kültüre mensup olursak olalım hepimiz büyük insanlık ailesinin birer ferdiyiz.