Araştırmada, Kovid-19 salgınının son yıllarda göç oranlarını azalttığı ancak insanların göç etme isteğine engel olmadığı ifade edildi.
122 ülkede yaklaşık 127 bin yetişkinle yapılan görüşmelere dayandırılan araştırmada, Kovid-19 salgınının ikinci yılında, insanların göç etme isteğinin son 10 yılın en yüksek seviyesine eriştiği belirtildi.
Araştırmanın kapsadığı dönemin, dünyanın 2021’de yavaş yavaş normale dönmesiyle aynı zamana denk geldiği bildirildi.
Göç etme isteği artıyor
Latin Amerika ve Karayipler, Sahra Altı Afrika, Asya’nın bazı bölgeleri ve Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) gibi halihazırda göç veren bölgelerde de göç etme isteği son on yılın en yüksek seviyelerine yükseldi.
Bu durumun dünyanın her yerinde geçerli olmadığı hem AB ülkelerinde hem de Doğu Asya’da göç etme arzusunun önemli ölçüde azaldığı kaydedilen araştırmada, AB’de Almanya ve Fransa, Doğu Asya’da ise Güney Kore ve Çin gibi ülkelerde ise insanların göç etme isteğinin azaldığı ve son 10 yılın en düşük seviyesine gerilediği kaydedildi.
Araştırmada, Kuzey Amerika ve AB ülkeleri hariç dünyanın çoğu bölgesinden 13 ülkede yetişkin nüfusunun yaklaşık yarısı veya daha fazlasının, imkan olursa başka bir ülkeye taşınmak istediği belirtildi.
ABD’ye ilgi azalıyor
ABD’nin, potansiyel göçmenler için 2007’den bu yana en çok göç edilmek istenen ülke olma özelliğini 2021 yılında da koruduğu ifade edilen araştırmada, göç etmek isteyenlerin yüzde 18’inin hedefleri arasında 1. sırada ABD bulunsa da ülkeye olan ilginin 2017’den itibaren azaldığı, bunun sebebinin ise eski ABD Başkanı Donald Trump yönetimindeki göçmen karşıtı söylemlerinin potansiyel göçmenleri kısmen caydırması olabileceği aktarıldı.
Araştırmada ayrıca göç etmek isteyen yetişkinlerin yüzde 8’inin (yaklaşık 74 milyon) Kanada’da ikamet etmek istediği bilgisine yer verildi.